SSK Hakkında En Çok sorulan sorular ve cevapları

SSK Hakkında en çok merak edilen soruları derledik. İşte SSK hakkında en çok merak edilen sorular.

Bu güne kadarki yazılarımızda, 4/a (SSK), 4/b (Bağ-Kur) ve 4/c (Emekli Sandığı) statüsünde sigortalı olanların, ilk defa sigortalı oldukları tarihe göre emeklilik koşullarını ele aldık.
Bu gün emeklilikle ilgili bazı özellikli konu başlıklarını ele alacağız.
Soru 1 – SSK mı (4/A), Bağ-Kur mu (4/B)  hangisinden emekli olmak kolay?
En çok yanıtı aranan soru budur belki de. SSK’dan mı, Bağ-Kur’dan mı, hangisinde daha erken emekli olabilirim?
Genel olarak değerlendirildiğinde, 4/a yani SSK statüsünden emeklilik koşulları daha hafif.
İlk defa 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olanlar:
İlk defa 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olanların kademeli emeklilik koşulları belirlenirken SSK’da sigortalılık süresi dikkate alınırken, Bağ-Kur’da fiilen prim ödenmiş olan süreler dikkate alınıyor.
Ayrıca Bağ-Kur’da emeklilik için kadınlarda 7200, erkeklerde 9000 prim günü koşulu aranırken, SSK’da aranan prim gün sayısı 5000 gün ile 5975 gün arasında değişiyor.
Örneğin, ilk kez 1 Mart 1988 tarihinde sigortalı olan ve 1 Haziran 2002 tarihi itibariyle 3000 gün prim ödemesi olan erkek sigortalı;
· SSK statüsünden 25 yıllık sigortalılık süresi, 50 yaş ve 5375 prim günüyle emekli olabilirken,
· Bağ-Kur statüsünden emeklilik için 25 tam yıl (9000 gün) prim ödemiş ve 54 yaşını doldurmuş olması gerekecek.
Buna göre, özellikle Bağ-Kur sigortalıların sigortalılık başlangıç tarihlerini ve 1 Haziran 2002 tarihi itibariyle mevcut prim ödeme gün sayılarını göz önüne alarak, hem SSK hem de Bağ-Kur açısında emeklilik koşullarını belirleyerek emeklilik planlaması yapmasında, gerekirse de son 7 yıllık prim ödeme süresi içinde daha çok SSK statüsünden prim ödemiş olma koşulunu da sağlayacak şekilde sigortalılık statülerini değiştirmelerinde (Bağ-Kur’dan SSK’ya geçmelerinde) yarar var.
İlk defa 8 Eylül 1999 ile 30 Nisan 2008 arasında sigortalı olanlar;
· SSK’da, 7000 prim günüyle kadınlar 58, erkekler 60 yaşını doldurduklarında emekli olabiliyor.
· Bağ-Kur’da ise, kadınlar 58, erkekler 60 yaşını doldurduklarında, 9000 prim günüyle emekli olabiliyorlar.
Buna göre, sigorta başlangıcı 8 Eylül 1999 ile 30 Nisan 2008 tarihleri arasında olan Bağ-Kur’luların, yaşları dolmasına rağmen prim gün sayıları yetersiz kalacaksa, SSK’ya geçerek emekli olmaları daha anlamlı.
İlk defa 1 Mayıs 2008 ve sonrasında sigortalı olanlar:
· SSK’da 7200 prim günüyle kadınlar 58, erkekler ise 60 yaşını doldurduklarında emekli olabilecekler.
· Bağ-Kur’da ise, kadınlar 58, erkekler 60 yaş ve 9000 prim günü koşullarını birlikte sağlamaları halinde emekli olabilecekler.
Ayrıca, aranan prim günleri koşullarının 31.12.2035 tarihine kadar sağlanamaması halinde, emeklilik yaşı, prim ödeme gün sayısı koşulunun 1.1.2036 tarihinden sonra yerine getirildiği tarih aralığına göre kademeli olarak artıyor.
Soru 2 : Birden fazla sigortalılık statüsünde prim ödeyenlerin emeklilik koşulları nasıl belirleniyor?
Çalışma yaşamı içerisinde, SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı ya da özel banka sandıklarına prim ödemesi olanların, hangi sigortalılık statüsünden, hangi koşullarla emekli olacağı, özellikli konuların başında geliyor.
1 Ekim 2008’den önce sigortalı olanlara, son yedi yıllık fiili hizmet (prim ödeme) süresi içinde fiili hizmet süresi en fazla olan sigortalılık statüsünden, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun koşullarıyla sonuncu sigortalılık statüsünden emekli aylığı bağlanıyor.
Buna göre, sigortalı son yedi yıllık fiili prim ödeme süresinde iki veya üç ayrı statünde prim ödemişse, en fazla hangi statüde prim ödemişse o statüden; prim ödemeleri eşit ise son sigortalılık statüsünden emekli olacak.
Örneğin, son 7 yıllık (2520 günlük) fiili prim ödeme süresi içinde;
- 1259 gün SSK, 1261 gün Bağ-Kur statüsünden prim ödeyen kişi Bağ-Kur statüsünden,
- 720 gün Emekli Sandığı, 840 gün Bağ-Kur ve 960 gün SSK statüsünden prim ödeyen kişi SSK statüsünden,
- 1260 gün Bağ-Kur, 1260 gün SSK statüsünden prim ödeyen ve son defa SSK statüsünden prim ödemiş olan kişi SSK statüsünden,
- 720 gün Emekli Sandığı, 900 gün Bağ-Kur, 900 gün de SSK statüsünden prim ödeyen ve son defa SSK statüsünden prim ödemiş olan kişi SSK statüsünden,
emekli olacağı sigortalılık statüsünün gerektirdiği emeklilik koşullarına göre emekli olacak.
1 Ekim 2008’den sonra sigortalı olanlar, çalışma hayatı boyunca hangi statüye fazla prim ödemişse, o statüden emekli olacak.
Örneğin; 1 Ekim 2008 tarihinden sonra ilk defa sigortalı olan birinin, 4200 gün SSK, 3000 gün de Bağ-Kur statüsünde prim ödediğini varsayarsak, söz konusu kişi fazla prim ödemesi yaptığı SSK şartlarıyla emekli olabilecek.
Soru 3 : Hizmet borçlanması hangi süreler için yapılabiliyor?
Hizmet borçlanması talep edilecek haller, 5510 Sayılı Kanun 41. maddesinde düzenlenmiş olup;
· Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri,
· 4/a (SSK) kapsamında sigortalı olan kadının, iki defaya özgü olmak üzere doğum tarihinden sonraki iki yıllık süreyi geçmemek koşuluyla çalışmadığı süreler,
· Er veya erbaş olarak silah altında veya yedek subay okulunda geçen süreler,
· 4/c (Emekli Sandığı) kapsamında olanların aldıkları ücretsiz izin süreleri,
· Sigortalı olmaksızın doktora öğreniminde veya tıpta uzmanlık için yurt içinde veya yurt dışında geçirdikleri normal doktora veya uzmanlık öğreniminde geçen süreler,
· Sigortalı olmaksızın avukatlık stajını yapanların normal stajda geçen süreleri,
· Sigortalı iken herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınanlardan bu suçtan dolayı beraat edenlerin tutuklulukta veya gözaltında geçen süreleri,
· Grev ve lokavtta geçen süreler,
· Hekimlerin fahri asistanlıkta geçen süreleri,
· Seçim kanunları gereğince görevlerinden istifa edenlerin, istifa ettikleri tarih ile seçimin yapıldığı tarihi takip eden aybaşına kadar açıkta geçirdikleri süreler,
· 25 Şubat 2011 tarihinden sonraki sürelere ilişkin olmak üzere, kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanların, kısmi süreli çalıştıkları aylara ait eksik süreleri,
· Sigortalı olmaksızın, 1416 sayılı Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanuna göre yurt dışına gönderilen ve öğrenimini başarıyla tamamlayarak yurda dönenlerden yükümlü bulunduğu mecburi hizmet süresini tamamlamış olanların, yurt dışında resmi öğrenci olarak geçirmiş oldukları öğrenim süresinin 18 yaşının tamamlanmasından sonraki döneme ait olan kısmı,kendilerinin veya hak sahiplerinin talebi halinde borçlanılabiliyor.
Soru 4 : Yurtdışında çalışanlar Türkiye’de emekli olabilmek için ne yapmalı?
7.200 GÜN PRİM ÖDEYEN GURBETÇİ EV HANIMI EMEKLİ OLABİLİR
Yurtdışında çalışan vatandaşlarımızın, yurtdışında çalıştıkları süreleri belgelendirerek, Türkiye’de hizmet borçlanması yapmaları halinde, ayrıca Türkiye’de emekli olabilmeleri mümkün.
Ayrıca, yurtdışında bulunmakla birlikte, hiç çalışmamış olan ev hanımları da, yurtdışında ikamet ettikleri süreleri belgelemeleri koşuluyla, Türkiye’de hizmet borçlanması yaparak emekli olabilmektedirler.
Yurtdışında yıllarca ev hanımı olarak bulunmuş ve Türkiye’de hiçbir çalışması olmayan kadın vatandaşlarımızın, 7200 gün borçlanma yapması ve 49 yaşını doldurmuş olması halinde emekli olması mümkün.
7200 gün borçlanma için ödenecek prim tutarı, 31.12.2012 tarihine kadar 72.320 TL’dir.
Soru 5 : Sigortasız çalıştırılan süreyi borçlanmak mümkün mü?
HİZMET TESPİT DAVASI 5 YIL İÇİNDE AÇILMAK ZORUNDA
Sigortasız çalışılan sürelerin borçlanılması mümkün değil. Ancak, sigortasız çalışılan sürelerin, “hizmet tespit davası” açılması ve davanın kazanılması halinde, sigortalılık süresi olarak kazanılması mümkün.
Sigortasız çalışılan sürede, kuruma işverence giriş bildirgesi verilmemişse, açılacak hizmet tespit davasında 5 yıllık zamanaşımı söz konusu. Bu durumda, işten ayrılma tarihinden itibaren 5 yıl içinde hizmet tespit davası açılması gerekiyor. İşe giriş bildirgesi verilmişse, 5 yıllık zamanaşımı söz konusu değil.
Soru 6 : Yaş büyütenler daha erken emekli olabilir mi?
Emekliliğe hak kazanma koşullarından en önemlisi yaş koşulu. Birçok kişi emeklilik için gerekli sigortalılık süresi ve prim gün sayısını tamamlamalarına rağmen, emeklilik için gerekli olan yaşta olmadıklarından emeklilik yaşını beklemek zorunda kalıyor. Emeklilikte yaş hesaplamaları yaparken bazı ilginç olaylar karşımıza çıkıyor. Örneğin daha erken askere gitmek ya da evlenebilmek gibi çeşitli nedenlerle yaşlarını büyütenler, gerçekteki yaşıtlarına göre daha erken emekli olabiliyorlar.
Kanun, “emeklilik yaşı hesaplanırken, ilk sigorta priminin yatırıldığı yani sigorta girişinin ilk yapıldığı anda nüfusa kayıtlı olan yaşı dikkate alınır” diyor.
Buna göre, sigorta girişi yaptırmadan önce, herhangi bir nedenle yaşını büyüten kişi, düzeltilmiş doğum tarihi dikkate alınarak, gerekenden daha erken emeklilik hakkını kazanabiliyor.
Sigorta başlangıcı yaptıktan sonra her ne şekilde olursa olsun yaş büyütenler için aynı durum söz konusu değil. Diğer bir ifadeyle, sigorta başlangıcı yaptıktan sonra yaşın büyütülmesi halinde, emeklilik için yine ilk sigorta girişinizin yapıldığı tarihteki doğum tarihi dikkate alınıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çalışılmadığına Dair Bildirim Giriş Sistemi Geçici İş Göremezlik İşveren İşlemleri

Sosyal Güvenlik Kurumu Tahsilat Sistemi

İsteğe Bağlı Sigorta Nasıl Kapatılır Dilekçe Örneği